Büyük Marksizm Sözlüğü: Marx ve Hindistan’da Britanya Boyunduruğu
[Büyük Marksizm Sözlüğü, Marx’ın 200. Doğum Gününü anmak amacıyla Wuhan/Çin’de yayınlanmıştır. 5 Milyon sözcükten ve 4 Bölümden oluşmaktadır: Marxism, Leninizm, Mao Zedung Düşüncesi ve dördüncüsü Çine Özgü Sosyalizm İnşa Teorisi. Sözlük 2012’de başlayan Xi Jinping Dönemini de kapsıyor.]

Hindistan’da Britanya Boyunduruğu
Bu çalışma Marx’ın Hindistan’daki İngiliz sömürgeci boyunduruk üzerine yazdığı önemli makalelerden biridir. İlk olarak 10 Haziran 1853’te yazılmış ve 25 Haziran 1853’te New York Daily Tribune No. 3804’te yayınlanmıştır, Çince çevirisi Marx ve Engels’in Bütün Eserleri’nin ilk baskısının 9. cildinde yer almaktadır. Haziran 1853’te İngiliz Parlamentosu Hindistan hakkında birkaç gün tartıştı ama sonuçta hiçbir yere varılamadı. Marx bu makaleyi, ekonomik olarak geri kalmış Hindistan’daki İngiliz saldırganlığını ve sömürge boyunduruğunu tam ve güçlü bir şekilde ifşa etmek ve eleştirmek için yazmıştı.
Bu makalede Marx öncelikle Hindistan’ın içinde bulunduğu gerçekliği betimlemiş, İngilizlerin Hindistan üzerindeki sömürgeci boyunduruğunun Hindistan’ın birliğini zor yoluyla sağladığını, ancak siyasi yapı açısından farklı kabileler ve farklı kastlar arasındaki “ayrı durma ve karşılıklı düşmanlık” durumunun Hindistan’ı hala parçalanmış bir halde tuttuğuna işaret etmiştir.
Hindistan’daki İngiliz sömürgeci boyunduruk, Asyatik despotizm üzerinde yükselen Avrupa despotizmini birleştirmekle kalmamış, bu iki despotizm Hint halkı için korkunç bir baskıcı ikili bileşim oluşturmuştur.
Marx şöyle yazıyordu: İngiltere, Hint toplumunun tüm yapısını yıkmıştır ve henüz herhangi bir yeniden yapılanma belirtisi ortaya çıkmadı. Bu toplumun Yeni bir dünya kazanmadan eski dünyasını kaybetmesidir, bu Hinduların mevcut sefaletine özel bir ızdırap katıyor ve İngiltere tarafından yönetilen Hindistan’ı tüm eski geleneklerinden ve geçmiş tarihinin tamamından koparıyor”.…. “İngiliz buhar gücü ve bilimi (üretici güçleri), Hindistan’ın tüm yüzeyini kökünden söktü ve bu ülkedeki mevcut tarım ile imalat sanayi arasındaki ilişkiyi ortadan kaldırdı.”
Marx, İngiliz sömürge boyunduruğunun “yalnızca en aşağılık çıkarlar tarafından yönlendirildiğini” ortaya koyarken, İngiliz sömürge boyunduruğunun gelecekteki Hindistan’da “toplumsal devrim” faktörlerini nesnel olarak teşvik edeceğine ve böylece bu boyunduruğun nesnel olarak “bu toplumsal devrimi gerçekleştirmede tarihin bilinçsiz aracı” olarak rol oynayacağına da işaret etti. Marx’ın bu yazıdaki analizi olaya diyalektik, yani iki yönüyle bakarak, yıkıcı sömürge müdahalesinin Hindistan ile dünya arasındaki iletişimi teşvik etmede oynadığı ilerici role ve sömürge müdahalesinin Hint toplumundaki ilerici sosyal güçlerin gelişimine olumlu etkisine de işaret etmektedir.
“Hindistan’da İngiliz Boyunduruğu” Hindistan üzerindeki İngiliz sömürge boyunduruğunun neden ortaya çıktığını ve özünü kapsamlı bir şekilde açıklamaktadır. Bu yazı Marx’ın sömürge meselelerini tarihsel materyalizmi kullanarak nesnel bir şekilde analiz ettiği örnek bir metindir.
İkinci yazı: Hindistan’daki Britanya Boyunduruğunun Gelecekteki Sonuçları
Bu çalışma Marx’ın Hindistan üzerine yazdığı bir diğer önemli makaledir.İlk olarak 22 Temmuz 1853 tarihinde yazılmış ve 8 Ağustos 1853 tarihli New York Daily Tribune No. 3840’da yayınlanmıştır. Bu eserin bilinen en eski Çince çevirisi 1940 yılında Şangay Tercüme Bürosu tarafından Ulusların Zayıflığı Üzerine adlı bir yayının parçası olarak yayımlanmıştır. Bu orijinal Çince çeviri Marx ve Engels’in Bütün Eserleri‘nin ilk baskısının 9. cildinde yer almaktadır.
Haziran 1853’te İngiliz Parlamentosu Hindistan konusunu günlerce tartıştı ve Marx Hindistan’daki İngiliz sömürge boyunduruğunu kapsamlı bir şekilde tartışmak için bir dizi makale yazdı ve bu önemli makale onun Hindistan hakkındaki makalelerinin bir özetidir.
Marx, “Hindistan’daki İngiliz Boyunduruğunun Gelecekteki Sonuçları” makalesinde Hindistan’ın İngiliz sömürgesi haline gelmesinin nedenlerini ve bunun Hint toplumu üzerindeki etkilerini kapsamlı ve sistematik bir şekilde analiz etmiş, ayrıca Hindistan’daki İngiliz sömürge boyunduruğunu ve bunun gelecekteki sonuçlarını ve gelecekteki gelişme öngörülerini tartışmıştır.
Marx, Hindistan’ın neden sömürge haline geldiğine ilişkin olarak, Hindistan’daki toplumun farklı grupları (kastlar) arasındaki içsel düşmanlık ve karşılıklı dışlama ve tecrit durumunun Hindistan’ın İngiltere tarafından sömürgeleştirilmesinin önemli iç nedenleri olduğunu, İngiltere’nin gelişmiş sanayi toplumunun ise Hindistan’daki İngiliz sömürge boyunduruğunun dışsal faktörü olduğunu belirtmiştir. Marx, Hindistan’daki İngiliz sömürge boyunduruğunun önemine ilişkin olarak, Hindistan’daki İngiliz sömürge boyunduruğunun olumsuz sonuçlarından birinin Hindistan’daki İngiliz burjuva sömürge boyunduruğu olduğunu ve bunun ne Hint halkına özgürlük getirebildiğini ne de bu ülkenin toplumsal koşullarını iyileştirebildiğini belirtmiştir. Ancak İngiltere Hindistan’da ikili bir görevi yerine getirmek zorundadır: “Biri yıkıcı misyon, ikincisi ise eski Asya toplumunun yok oluşunu yeniden canlandırma” ve Asya’da Batı toplumunun maddi temellerini atma.”
Marx’a göre: “Hindistan’ın tarihi bu direnmeyen ve değişmeyen Hint toplumunun pasif ve edilgen temeli üzerinde… peşpeşe gelen davetsiz yabancıların kurduğu imparatorlukların tarihinden başka bir şey değildir”. “İngiliz kılıcının zor yoluyla dayattığı bu birlik, şimdi elektrikli telgraf ile güçlenecek ve süreklilik kazanacaktır. İngiliz eğitim çavuşları tarafından örgütlenen ve eğitilen yerli Hint ordusu, Hindistan’ın kendi kendisini kurtarmasının ve önüne gelen ilk davetsiz yabancıya av olmaktan çıkışının olmazsa olmazıydı. Asyatik topluma ilk kez getirilmiş olan ve esas olarak Hintlilerin ve Avrupalıların ortak dölü tarafından yönetilen özgür basın, bu toplumda yeniden inşanın yeni ve güçlü bir unsurudur.”
Marx, sömürgeciliğin getirdiği yıkım için şunları yazmıştı:
‘‘Çeşitli ürünlerini nakletme ve değişim araçlarının son derecede kıt olması yüzünden Hindistan’ın üretici güçlerinin felce uğradığı herkesçe biliniyor. Değişim araçlarının kıt oluşu yüzünden, doğal bolluk ortasında toplumsal yokluk durumunu, Hindistan’da olduğu ölçüde başka hiçbir yerde göremeyiz.’’
‘‘Tahılın çeyreği Kandeish’de 6 ile 8 cent arasında satılırken, toprak yollar geçit vermez olduklarından, Kandeish’ten mal nakletme olanaklarından yoksun olan insanların açlıktan sokaklarda öldüğü Poonuh’ta (Hindistan’ın başka bir şehri) tahılın çeyreği 64 ile 70 cent arasında satılmakta.’’
‘‘Saygıdeğer biçimler aldığı İngiltere’de, fakat gerçeğin çırılçıplak ortaya çıktığı sömürgelere yönelen burjuva uygarlığının köklü ikiyüzlülüğü ve doğuştan gelen çıplak barbarlığı apaçık gözlerimizin önünde duruyor. Bunlar mülkiyet savunucusudurlar, ama Bengal, Madras ve Bombay’da yaşananlara benzer bir tarımsal devrimi hiçbir devrimci parti başlatabildi mi?’’ Marx şöyle yazmıştı: ‘‘Avrupa kadar geniş topraklara sahip bir ülke olan Hindistan açısından düşünüldüğünde, İngiliz sanayiinin yıkıcı etkileri çok açık ve şaşırtıcıdır. Fakat… Tarihin burjuva dönemi, yeni dünyanın (ÇN. Komünizmin) maddi temelini yaratmak zorundadır: yani bir yanda, insanoğlunun karşılıklı bağımlılığı üzerinde yükselecek olan evrensel ölçekte alış-verişleri ve bu ilişkinin araçları üzerinde yükselecek olan; öte yanda, insanın üretici güçlerinin geliştirilmesini sağlar ve maddi üretimi doğal araçların bilimsel bir biçimde yönetilmesine dönüştürür. Jeolojik devrimler dünyamızın yeryüzünü nasıl yarattılarsa, burjuva sanayisi ve ticareti de yeni dünyanın (ÇN: komünizmin) maddi koşullarını öyle yaratırlar.’’ (Bkz. Marx, Grundrisse, ikinci toplumsal formasyon üçüncü formasyonun-yani komünizmin-koşullarını yaratır)
Hindistan’ın İngiliz sömürgeci boyunduruktan kurtulmasının koşullarına gelince bu şöyle olacaktır: büyük bir toplumsal devrim, burjuva çağının kazanımlarını kendisine mal eder ve onlara hakim olduğunda, dünya pazarına ve modern üretici güçlere onlara hakim olduğunda egemen ve tüm bunları en ileri halkların ortak denetimine tabi kıldığında…kurtulacaktı, işte bu büyük toplumsal devrimle birlikte insanoğlunun ilerleyişi, hayat suyunu yalnızca boğazlanmış insanların kafatasından içen o korkunç puta tapıcınınkine benzeyen bir ilerleme olmaktan çıkacaktır”.
“Hindistanlılar, bizzat Büyük Britanya’da halen hakim olan sınıfların yerine sanayi proletaryası geçene dek, ya da Hintlilerin kendileri İngiliz boyunduruğunu tümüyle kıracak ölçüde güçlenene dek, kendi toplumlarının içine İngiliz burjuvazisi tarafından saçılmış olan yeni toplumun öğelerinin meyvelerini toplayamayacaklar.” Hindistan’da İngiliz Boyunduruğunun Gelecekteki Sonuçları adlı makale, Hindistan’ın sömürgeleştirilmesinin nedenlerini, sömürgeciliğin etkisini ve gelecekteki gelişimini özetle ele almakta ve proletarya partilerinin sömürgeler sorunu ilgili teorisini yaratıcı bir şekilde geliştirmeleri ve onların sömürgeciliğe karşı politikalar oluşturmaları için teorik temelleri sağlamakta ve proletarya partilerinin oynayacakları rolü ortaya koymaktadır.