Sosyalist İktisatçı Prof. Korkut Boratav: Çin’in Marksizme katkıları zenginleşerek devam ediyor

Çin Küresel Televizyon Ağı (GTN Türk) Web sitesinden alınmıştır.

Haber Sol yazarı ünlü sosyalist iktisatçı Prof. Korkut Boratav, ÇKP önderliğinde Marksist teorinin ele alındığı toplantıya ilişkin CGTN Türk için kaleme aldığı değerlendirme yazısında, Çin’in Marksizme katkılarının ‘zenginleşerek devam ettiğini’ vurguladı. Önde gelen teorisyen ve araştırmacıların katıldığı bu çalışma toplantısı Marksist Teorik Araştırma ve Marksist Teorinin İnşası Proje Grubu tarafından düzenlenmişti. Bu proje grubunun çalışmaları Temmuz 2024’de yapılan Parti Merkez Komitesi tarafından yeniden vurgulanmıştı.

 Marksist ve Leninist Klasik Eserlerin Yayını ve Araştırılması Teşvik Ediliyor

   ÇKP’ye bağlı Merkezi Propaganda İdeolojik ve Kültürel Çalışma Önderlik Grubu’nun önderliğinde, Partinin Merkezi Propaganda Departmanı Marksist teorik araştırma ve inşa projelerinin örgütlenmesinden ve uygulanmasından sorumlu. Merkez Parti Okulu (Ulusal Yönetim Akademisi), Merkezi Parti Tarih ve Edebiyat Araştırma Enstitüsü, Eğitim Bakanlığı ve Çin Sosyal Bilimler Akademisi yetkili birimler olarak, bu kapsamlı projenin uygulanmasında birlikte çalışıyor. Proje Grubuna göre Marksist klasiklerin derlenmesini ve Marksizmin temel ilkelerinin incelenmesini güçlendirmek son derece önemli bir görev.

Marksist literatürün yeniden derlenmesi de teşvik ediliyor. Proje çerçevesinde “Marx ve Engels’in Bütün Eserleri (İkinci Çince Baskı)” ve “Lenin’in Bütün Eserleri (İkinci ve Geliştirilmiş Baskı)” gibi dönüm noktası niteliğindeki eserler yeniden derlendi ve yayınladı ve “Marksist-Leninist Klasik Yazarlar Kütüphanesi” tek ciltlik seride ve tematik seçilmiş ciltler serisinde 31 başlıktan oluşan 7 grup kitap tamamlandı. Ayrıca Marx, Engels ve Lenin’in Felsefi Tartışmalarından Alıntılar (Parti Üyeleri ve Kadroları için Okuma Kitabı)” ve Marksist klasik yazarların diğer özel alıntılarını yayınlayıp piyasaya sürerek Marksizmi incelemek ve araştırmak için zengin temel metinler yeniden üretildi.

Marksist iktisatçı, Prof. Dr. Korkut BoratavÇin Komünist Partisi’nin (ÇKP) Marksist teoriyi inceleme ve geliştirme üzerine ele aldığı ve üst düzey ÇKP yöneticileriyle akademisyenlerin katılımıyla düzenlenen toplantıya dair değerlendirmelerini CGTN Türk için yazdı.

Boratav’ın yazısı şu şekilde:

29 Kasım 2024’te Pekin’de önemli bir toplantı yapıldı. Çin Komünist Partisi Politbüro üyelerinin, akademik çevrelerin katıldığı toplantının ana gündemi, Marksizmin Çin koşullarına uyarlanarak geliştirilmesi idi. ÇKP Genel Sekreteri Xi Jinping’in bu konudaki katkıları ve önerileri de tartışıldı.

Bu toplantı, Çin Halk Cumhuriyeti’nin siyasal sistemi ve özellikle Xi Jinping’in ÇKP liderliğini devraldığı Kasım 2012’den bu yana izlediği politikalar ve öncelikler açısından ayrıca önem taşıyor.

Xi Jinping, 2012 yılında ÇKP Genel Sekreteri olduğunda başta SSCB olmak üzere Avrupa’da komünist partiler tarafından yönetilen rejimlerin  tümü tarihe karımıştı. Çoğunluğu parlamenter ve çok partili rejimlere geçmiş; komünist partiler azınlığa düşmüş; Batılı iktisatçıların önerdiği, uyguladığı neoliberal şok tedavileri içinde üretim araçları özelleştirilmiş; kapitalist ilişkiler yaygınlaşmıştı. Kapitalizm, özellikle Rusya’da “oligarkların iktidarı” niteliği kazanmıştı.

Çin sosyalizminin dünya genelindeki bu furyadan etkilenmesi çok sınırlı kaldı. Mao’dan sonra ÇKP liderliğini üstlenen Deng Xiaoping, sosyalizmi piyasa dostu reformlarla ve dışa sınırsızca açılarak uzlaştırmayı denedi. Başarılı oldu.  Sonraki yıllarda Deng’in reform yolu izlendi ve 20 yılda Çin ekonomisine olağan bir büyüme temposu sağlandı. Bugün Xi Jinping’in yönettiği Çin “satın alma gücü” kriteri  ile hesaplandığında ABD’nin önüne geçmiş, dünyanın en büyük ekonomisi olmuş; pek çok alanda teknolojik liderliği sağlamıştır.

Xi Jinping de, Deng Xiao Ping’in “dışa açılma ve reform” stratejisini benimsedi. Deng Xiao Ping bu stratejiyi, Çin’e özgü bir sosyalizm ile bağdaştırma çabasındaydı. Xi Jinping, ÇKP yönetimine geçtikten hemen sonra,  Parti saflarında “SSCB gibi şanlı komünist parti, nasıl olup da iktidarı kaybetti? Çin için hangi dersler çıkarılabilir?” sorularını tartışmaya açtı. 2013’ten itibaren ÇKP ve kamu yönetimine yenilikler getirdi.

Xi Jinping’in Çin siyasal düzenine getirdiği yenilikler nelerdir? İlk başta ÇKP’nin sadece devlet aygıtında değil, Çin toplumunun her köşesindeki liderliğini pekiştirmesi oldu. Sadece kent, kasaba, köy yönetimlerinde değil, devlet işletmelerinde, kapitalist şirketlerde parti hücrelerinin canlandırılması, yönetime katılması öncelik kazandı. Parti, hem kamu yönetiminin her aşamasında, hem de ekonominin içinde, giderek tüm toplumda gerçekleştirdiği önderliği adım adım, bazen yeniden üstlendi.  İki-üç yıl önce  bazı önemli, dev  şirketler bu doğrultuda adımlar attı; kendi çıkarlarını öne çıkaran bazı taleplerde bulundu. ÇKP liderliği bu girişimleri ekonomik yaptırım ve siyasal yöntemlerle önledi.

Parti’nin toplumdaki liderliği, ancak, “hak edilerek” sağlanabilirdi. Bunu sağlamak için, sıradan Parti üyelerinde (“sineklerde”), hatta liderlik konumunda olanlarda (“kaplanlarda”) yozlaşma ve yolsuzlukların yaygınlaşması araştırıldı; belirlendi. Yolsuzluğa karşı sistematik mücadele kesintisiz hale geldi, artık Yolsuzluğa karşı mücadele kurumsallaştı.

ÇKP Programı veya Parti tüzüğüne göre Marksizm, Parti’nin temel eylem rehberidir. Ne var ki, bu temel ilkede (1980’li yıllarda Rusya’da olduğu gibi) gibi aşınma, sıradanlaşma eğilimleri tespit edildi. Marksizmin hayatiyeti, Marx, Engels, Lenin, Mao ve takipçilerinin başlıca yapıtları yeniden okunarak, diyalektik ve tarihsel materyalizm öğrenilerek, uygulanarak mümkün olur. Xi Jinping yönetimi bu doğrultuda yoğun çaba harcadı. Temel Marksist kaynakların, teorinin genç kuşaklara aktarılmasında, incelenmesinde, yorumlanmasında önemli mesafeler alındı.

Yazının başında haberleştirdiğim 29 Kasım’da Pekin’de yapılan toplantı bu doğrultuda atılan adımlardan biri olarak önem taşıyor. China Daily gazetesinin 29 Kasım ve ÇKP Merkez Komitesi’nin Qiushi dergisinin  2 Aralık sayılarında toplantıdaki  önerilerden, kararlardan söz ediliyor. Önemli gördüklerimi aktarıyorum.

Toplantı, Xİ Jinping’in ÇKP Genel Sekreterliği sonrasında Marksist kuramı incelemek ve geliştirmek üzere oluşturulan programın bir parçasıdır. Programın ana gündemi (yazının başında açıkladığım gibi) Marksizmin Çin koşullarına uyarlanarak geliştirilmesidir.

Çalışmalar hem Çin kültürel mirasının birikimlerinden yararlanacak, hem de  bugünkü Çin’in modernleşme hedeflerine katkı yapacaktır. Felsefe ve sosyal bilimler alanlarında Marksizmin güncelleşerek ve Çinlileştirilerek (“sinicization”)  zenginleşmesi de hedeflenmektedir. Xi Jinping’in “Yeni Dönemde Çin’e özgü Sosyalizm  Tezleri”nin incelenmesi,  yaygınlaştırılması, ayrıca öncelik taşıyacaktır.

Projeye akademik çevrelerden, bilimsel ortamdan, kaynakların, nitelikli araştırıcıların katkıları sağlanacaktır.

Korkut Boratav’a göre “Marksizm, 19’ncı yüzyılda Avrupa aydınlanma geleneğinin son halkası olarak inşa edilmiş; günümüze kadar Kuzey ve Güney Amerika’dan, Orta Doğu’dan, Asya’dan önemli teorik ve tarihsel katkılarla geliştirilmiştir. Çin devriminin öncülüğünü   üstlenen ÇKP ve (başta Mao Zedung olmak üzere) liderleri Marksist teoride ve devrim pratiğinde bu birikimi son yüzyılda daha da zenginleştirdiler. Aktardığım bu haber, Çin’den Marksizme katkıların zenginleşerek devamına işaret ediyor. Bu çabanın ilk ürünlerini bir süredir gözlemekteydik. Bizler de Çin’de bu alanda yapılan çabaları izlemeyi, gerektiğinde yararlanarak sürdüreceğiz”.

Paylaş

Bir Yanıt Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir